Page 32 - 2017_il_sinirinda_buyuksehir_belediye_modeli

32 İl Sınırında Büyükşehir Belediye Modeli Kocaeli Deneyimi

Yeni kamu yönetimi anlayışı ile birlikte devletçi, bürokratik, hantal, zorlayıcı, tek-
düze, merkeziyetçi ve aşırı hiyerarşik özellikler taşıyan kamu yönetimi modeli; iş-
letme mantığına benzer bir şekilde yönetilen, daha az bürokratik, esnek, katılımcı,
ademi merkeziyetçi, dikey değil yatay olarak örgütlenmiş, girişimci ve yenilikçi bir
modele dönüştürülmektedir. Gelişmiş ülkelerin tamamında ve birçok gelişmekte
olan ülkede yaşanan deneyimler bu yeni modelin değişim dalgasının hızlı ve artan
ihtiyaçlara cevap vermede daha etkili olduğunu göstermektedir.

Yeni kamu yönetimi anlayışının temel ilkeleri dört ana noktada toplanmaktadır.
Birincisi, kamu yönetiminin organizasyon yapısıyla ilgilidir. Buna göre; kamu yö-
netimi esnek, aşırı hiyerarşik olmayan, dar ve az elemanlı bir merkez; geniş-yatay
çevre ve ademi merkeziyetçi bir şekilde örgütlenmelidir. İkincisi, devletin faaliyet
alanına ilişkindir. Buna göre; devletin faaliyet alanı küçültülerek rekabet ortamı
oluşturulmalı, girdiler yerine çıktıları esas alan bir performans ölçüm sistemi ku-
rulmalı ve bürokratik mekanizmalar yerine piyasa mekanizmaları tercih edilmeli-
dir.

Yeni kamu yönetimi anlayışında üçüncü ana nokta; hizmet sunumundaki kalite,
etkinlik ve verimlilik; vatandaş odaklı hizmet anlayışı ve piyasa sisteminin önemi
ile ilgilidir. Dördüncü ve son nokta ise; katılımcılık, şeffaflık ve hesap verme ile
ilgilidir. Bu çerçevede, vatandaşların kamusal karar alma süreçlerine katılımının
artırılması; kamuoyunu bilgilendirme, bilgiye erişebilirlik, açıklık ve sadece seçim
dönemleriyle sınırlı kalmayan, kapsamı ve niteliği genişletilmiş bir hesap verme
sorumluluğu ilkeleri önemle vurgulanmaktadır.

Yerel yönetimlerin güçlendirilmesi hususu, yeni kamu yönetimi anlayışının getir-
diği yeni yönetim modelinin başarılı bir şekilde hayata geçirilmesi açısından son
derece hayati bir önem arz etmektedir. Yeni kamu yönetimi anlayışı, ademi mer-
keziyetçi bir yapıyı öngörmekte olup, yerel yönetimlerin gerekli ve yeterli yetki-
ler ve kaynaklarla donatılarak güçlendirilememesi durumunda başarıya ulaşması
mümkün değildir. Merkezin yetkilerinin yerele devredilmesi suretiyle, bir taraftan
merkezin yükü hafifletilirken, diğer taraftan hizmet sunumunda kalite, hız, eko-
nomiklik ve verimlilik artışı sağlanabilecektir. Ayrıca bu sayede; aşırı hiyerarşik,
bürokratik ve hantal yapılarda dönüşüm meydana gelecek; hızlı karar verebilen, es-
neklik, katılımcılık, şeffaflık ve hesap verme kabiliyeti yüksek yapılar oluşacaktır.